16 Ekim 2016 KOÇ BURCU'NDA DOLUNAY "Eyleme Geçen Kötülük" #Astroloji

Eyleme geçen kötülük, bir köşede gülümseyen kötülükten daha mı karanlıktır ?

16 Ekim 2016 Saat 07.23’te (Türkiye yaz saatine devam ettiği için Astrolog adayı arkadaşların Solar Fire’de -3 olarak saat uygulamasını sabırla beklemeye devam ediyoruz :) ) Koç Burcu’nda bir Dolunay gerçekleşiyor. Bilirsiniz ki Dolunay ve Yeniay’lar her ay birer kez olurlar ve normal şartlara göre onları daha önemli ya da daha az önemsiz hale getiren aldıkları açılar, etkileşimler ve yıldız ilişkileridir. Şu anda açısal olarak son derece gergin ve önemli bir Dolunay haftasında bulunmaktayız. Bu etkiler, 10-24 Ekim aralığında en güçlü şekilde gökyüzünde vurgulanacaktır.

Tıpkı mevsimleri ve Zodyak’ı başlatan burç olması gibi, öncülük, liderlik, cesaret, atılgan ve öne çıkan, spontane gelişen enerjisi ile Koç Burcu doğumu, başlangıçları ve yeni bir döngünün harekete geçmesini ifade eder. Bu enerji ile risk alır, harekete geçer ve daha önceden yapamadığımız şeyleri yapmaya cesaret edebiliriz. Ancak, bir şeyi yaparken, kırıp dökerek mi yapmak makbüldür, yoksa tevazu içinde yola devam etmek ve seçimlerini huşu ile mi gerçekleştirmek ruha iyi gelir işte bu insanın fıtratına kalmıştır. 

İslam’da Hz. İbrahim’in oğlu İsmail’i Allah’a kurban etme sözüne karşılık Allah ona bir Koç indirir ve böylece kurban kesme geleneği günümüze kadar taşınan bir inanç haline gelmiştir. Mitolojide Phrixus ve Helle Boetia kralı Athamas ve eşi Nephele’nin çocuklarıdır. Nephele’nin ölümünden sonra İno ile ikinci evliliğini yapan Kral, onun oyunlarına aldanarak, zarar görmüş ekinler ve kuraklaşan tarlalardan, İno’dan rüşvet alan danışman ve rahiplerin önerileri ile çocuklarını Tanrılara kurban ederek kurtulabileceğine inanır. Kral çocuklarını kurban etmek üzere dağa götürdüğünde, gökyüzünden Altınpostlu bir Koç yeryüzüne iner ve çocukları sırtına alarak götürür..

Koç Burcu hem dinimizce hem de mitolojik kaynaklara göre “Kurban olma, kurban edilme” semboliği olarak anlam kazanmıştır. Koç’un kurban olma nedenleri, düşünmeden yaptığı ani hareketlerde, gözüpekçe girdiği kavgalarda ve spontane cesaretinde saklıdır. Bir kavgayı ayırmak üzere düşünmeden araya giren insan ya da en ufak bir tartışmada ortalığı yakıp yıkan, evi terk eden bir adam… Sonuçta bu davranışlar kişinin kendine zarar verebilir ve kurban durumuna düşebilir. 

Oysa yukarıda bahsi geçen “Kurban edilme” semboliğinin yanına bir de şunu eklemeliyiz: “Karşı konulmadan kabul edilen teslimiyet ve adanmışlık..” İşte bu da Koç’un gizli kimliği olan Balık’ın gölgesidir. 

Buradan hareketle 10-24 Ekim aralığında öncelikle her koşulda sakin ve teslimiyet içinde kalmanın, kişiyi sonradan zarara uğratan olası yanlış davranışlar ve hatalı kararların önüne geçebileceğini görebiliriz. Fevri olmak, aniden yükselmek, bir şeyleri bir anda yıkmak sonradan önemli pişmanlıklara ve zararlara sebep olabilir. 

Dolunay, Koç-Terazi ekseninde gerçekleşiyor. Burası seçimlerin, ilişkilerin, adaletin ve hakkaniyetin aksıdır. Terazi Burcu’nun diplomatik ve taraf tutmayan, tarafını belli etmeyen enerjisinin hemen karşısında, bir tarafı tutan, diplomatik olamayan ve doğrudan davranan bir enerji ile karşı karşıyayız. Kendi adaletini kendi fevri yöntemleri ile sağlamaya çalışanların, herkese ciddi zararlar verebileceği bir noktadayız. Üstelik, Dolunay’ın yönetici gezegeni Mars, şimdi iyi ve kötü tüm özelliklerini en rahat şekilde sergileyebildiği yani yüceldiği Oğlak Burcu’nda, Pluton ile kavuşurken, bunun tam adı “Kendi adaletini sağlamak için eyleme geçen kötülük” olacak. Dolayısıyla bu kitlesel olaylara, ülke açısından da tehditlere sebep olabilecek ciddi bir enerjiyi yansıtmakta.

Bireysel olarak bir Dolunay’dan bu derecede yoğun etkilenmeniz için, ancak Dolunay derecesinin sizin haritanızdaki bir gezegen veya nokta ile doğrudan kontak kurması gerekmektedir. Bu da ancak 23 Derece Koç, 23 drc Yengeç, 23 Drc Oğlak, 23 Drc Terazi, 23 drc Yay ve 23 drc Aslan Burcu’nda bir gezegeniniz varsa mümkün olabilecektir. 

Buraya dek olan bölümden hareketle;

Kişisel olarak yapmanızı önerdiklerim:

-Baş ağrıları, MS, migren, beyin ve omurilik hastalıkları olanların, bu hastalıklarda artış görülebileceği için gerekli doktor kontrollerini yaptırması yararlıdır.

-Kazalar, yangınlar ve patlamalara açık dönemde olduğumuz için, elektrik sistemlerini kontrol ederek evden çıkmak, trafikte sakin davranmak akıllıca olacaktır.

-Uzun zamandır herhangi bir konuda aksiyon alamıyorsanız, başkalarının haklarına ve alanına girmeden bireysel olarak harekete geçmek ve cesaret etmek için uygun zamandasınız.

-Spor sakatlıklarına karşı, ısınmadan egzersiz yapmamanız gereken süreçtesiniz.

-Ateşli hastalıklar, kas, eklem, iskelet sistemi, saçlar, dişler, tırnaklar ve deri hastalıklarına açık zamanlarda olduğumuz için, gerekli sağlık kontrollerini yaptırmak yararlıdır. Bu dönemde dişlerle ilgili yeni bir tedavi başlatmak uygun değildir. 

-İlişkilerinizde size adil davranılmadığını düşünüyorsanız, merkez sahneye kendinizi koyarak, “Ben kendime adil davranıyor muyum, bunları hak ediyor muyum,  bu deneyime neden izin verdim?” gibi soruları yöneltmeyi tercih edin ve suçlamayı durdurun.

-Olmayan şeylerde ısrar etmek, sabırsız davranmak, bir şey hemen olsun diye atağa geçmek yerine, teslimiyet ve sükunet içinde gerekli girişimleriniz için harekete geçtikten sonra, olayları zamana bırakmayı tercih edin.

-Psikolojik problemleri doktor tarafından takip edilen, intihar olasılığı canlı olan yakınlarınızın takibini daha yakından yaparak, manevi olarak daha yoğun destek verin.

-Samimi olmak, açık ve dürüst davranmak her insani ilişkide olumlu bir özellik olsa da, bazen bir şeyleri eksik söylemenin yalan söylemek olmadığının ve kişisel sınırlarınızı belirlemenin önemli bir anahtarı olduğunu hatırlayın.

-Karanlık enerjiye sahip insanlardan, karanlık cümlelerden özellikle uzak durarak, spor, yürüyüş, meditasyon, aile aktiviteleri gibi etkinlikleri arttırarak, ruhunuzu aydınlık tarafta tutmaya özen gösterin. Unutmayın okuduğunuz, baktığınız, gördüğünüz her karanlık enerji size etki etmeye devam ediyor ve sizde yorgunluk, ağrılar, fazladan yükler oluşturuyor.

-Dolunay yöneticisi Mars’ın 3.evde Pluton ile birlikte bulunması ve Terazi Burcu’ndaki Merkür’e kare açı ile bakmasının sonucu olarak; 10-24 Ekim aralığında bazı görüşmelerinizin askıda kalabileceği, istediğiniz şekillerde gitmek yerine, başka bir formda devam edebileceğini hesaba katarak esnek davranmayı tercih edin. Bu süreçte sizi kolayca manipule eden, sözlü saldırıda bulunan kişilerle karşılaşabilirsiniz; ancak cevap vermek ya da vermemek tabi ki sizin elinizdedir. Bu enerjilere bağlı olarak trafikte kurallara fazladan riayet edin ve yakın çevre, akrabalık ilişkilerinizi yeniden gözden geçirebileceğiniz bir fırsat elde ettiğinizi düşünün.

-Diplomasi, uyum, zerafet ve barışçıllığın tam karşısında, eyleme geçmiş kötülük, tüm nobranlığı ve sertliği ile durmakta olduğu için, hayatınızdaki insanların özellikle kriz zamanlarında seçtiği kelimelere, gösterdikleri davranışlara daha dikkatli gözlerle bakın ve zor zamanları birlikte yürüyüp yürümeme potansiyelinizi gerçekçi gözlerle değerlendirmeyi tercih edin.

Dolunay anında, gökyüzünde Retro pozisyonda bulunan Uranüs, Dolunay ile kavuşum halinde olacak. Bu enerji ile birlikte geçmişten beri çözümlenmemiş ani krizler şimdi tekrar karşınıza gelebilir. Ayrıca ülke açısından da, kendi çizgi dışında ve başkaldıran fikirlerini, özgürlük ihtiyaçlarını olumsuz planlarla eyleme geçirenler şimdi yeniden sahneye çıkabilir. 

-Kişisel anlamda bu süreçte “Eskiyi, zamanı doldurmuş olanı, artık yarar sağlamayan, çürümüş bir yapıyı, ilişkiyi bırakmaya cesaret etmek” için adım atılabilecek bir zamandır. Bu da hayatınızda radikal bir değişim, ani bir ilerleme ve devrim yaratacaktır.

Dolunay anında evrensel evlilik, ilişki, sosyallik ve seçimlerin temsilcisi Venüs Akrep Burcu’nda, 2.evde ve Şiron ile uyumlu görünümde olacak. Bu görünüme istinaden, Akrep Burcu’nun enerjisini hatırlayalım: 

Koç ve Akrep burcunun yönetici gezegeni Mars, Akrep’teki enerjisini Koç burcundaki gibi direkt olarak ortaya koymak yerine, aynı güçle, ancak bu kez gizli olarak uygulamayı sever. Gizli planlar, gizemli eylemler, araştırmalar ve gücün konsantre olarak, hedefe yönlendirilip kullanılmış hali bize Akrep’in güçlü, dışarıdan korkusuz görünen, gizli ve çekici yönlerini anlatır.

Akrep burcu somut olarak elinde tuttuğu, alanına aldığı ve kullanabildiği şeyleri sevse de, aslında tüm bunlara sahip olurken hissettiği psikolojik tatmini sever. Güç ve ele geçirme onun en önemli özelliklerindendir.  İnsanların Akrep burcundan çekinmesinin sebebi, belki de onun içinde bitmek bilmeyen hırsından ileri gelmektedir; ancak Akrep sadece dünyevi ve yüzeysel değil, oldukça hassas, derin ve iyileştiricidir de üstelik.. Karanlık ve majik yönüne Akatlar “iğneleyen” ismini vermişler, onun bu karanlık tarafına dikkat çekmişlerdir. 

Akrep enerjisi doğru kullanıldığında şifalandırır, iyileştirir. Bunun yolu onun anahtar kelimelerinden biri olan “dönüşüm”dür. Akrep dönüşerek iyileştirir. Bunun içinde bir insanın en derinindeki korkularıyla yüzleşmesi ve en dip noktayı gördükten sonra adeta küllerinden doğması gerekir. İşte bu süreç bir Akrep semboliğidir. Cerrahi işlemler, psikoloji, psikyatri ve tıp alanında yine birçok Akrep semboliği vardır, zira bunların hepsi dönüştürme üzerinedir.

Venüs’ün buradaki ev ve burç yerleşiminde, şimdi şunu sorguluyor olacağız: “İlişkim veya evliliğimde somut olarak elimde tuttuğum maddi ve manevi değerler beni mutlu etmeye yetiyor mu ve ihtiyacım olan psikolojik tatminleri sağlayabiliyor muyum?..” Bu sorgulama esnasında, 10-26 Ekim tarihleri aralığında giderek ilişkilerdeki derinlik, ruhsal tamamlanma ihtiyacınız artarken, beraberinde kıskançlık, fazla savunma ve elde tutma hırsı da gölgeler olarak ruhunuza eşlik edecektir. Kişinin kendi duygusal ihtiyaçlarını anlaması ve tanımlaması için bu harika bir süreçtir. Ancak yüzleşmek, kendini sorgulamak her zaman ideal ve konforlu olmadığı için, bu bazı kişilerde duygusal iniş çıkışlara ve zorlanmalara sebep olabilir. Oysa şimdi, tecrübelerinize ve kalbinizin sesine güvenerek hareket etme ve kendi duygusal ihtiyaçlarınızı, derinliğinizi en doğru şekilde tanımlama zamanındasınız.

Merkür’ün pozisyonları, 10-26 Ekim aralığında yeni bir ortaklık kurmak, ticari anlamda riskler almak açısından ideal olmayan, aksine zararlı zamanı gösterirken, bu süreçte sağlıklı iletişim kurmakta ve kendinizi ifade de normal zamanlara göre bir derece daha fazla zorlanabilirsiniz.

Bu süreçte gökyüzünde etkin Satürn AY Düğümleri karesi, 

 “Hayatınızda kadersel duraklamalar, mecburi kesintiler, gönüllü olmayan bekleyiş zamanları” yaşayabileceğinizi ve bu süreçlerde geçmişten kişilerle karşılaşarak, hala görmeniz gereken duygusal veya ruhsal bir yön olup olmadığını test ediyor olacak. Bazen bir şeyi çok istersiniz; fakat elinizden geleni yapmanıza rağmen o konuda bir ilerleme sağlayamazsınız. İşte dış şartlara ya da kadere bağlanan bu bekleme süreci, belki de daha sağlam oluşacak bir gelişmenin bekleyiş zamanıdır.

Gökyüzünde Başak-Balık ekseninde yollarına devam eden Ay Düğümleri’nin aldığı açılara göre; bu süreçte düzensizliğe düzen getirmek üzere hareket etmenin, yani çözümler bulmaya yönelik adımlar atmanın yarar sağlayacağı zamanı anlatıyor. Büyük ideallere odaklanmak yerine, şu anda sahip olduğunuz maddi manevi değerler ve kişilerin kıymetini bilerek şükran duymak, ılımlı, sakin ve şefkatli davranmak, ihtiyacı olanlara maddi manevi yardımda bulunmak, küçük şeylerden mutlu olmak Ekim ayını ruhsal olarak çok daha rahat geçirmenize yardımcı olacak.

Türkiye Açısından Bu Süreçte Olasılıklar;

-Siyasi Mağduriyet yaşayan insanlarla ilgili konuların öne plana çıkması (Suçsuz Vakıf Akademisyenleri diye bir tag yürütülüyor örneğin Twitter’da)

-Dolunay anında Güneş’in Spica ile irtibatından dolayı tanınmış, popüler, ülkede “Kral, Kraliçe, Büyük, En iyi..” olarak tanımlanan insanlarla ilgili olumsuz gelişmeler.

-Dolunay anında ve devamında tam gün olarak 13 Ekim’de etkinleşen Transit Jüpiter’in Türkiye doğum haritasındaki Mars’a kavuşumu ile birlikte, 10-26 Ekim arasında halkı huzursuz eden iç karışıklık ve terör olaylarında artış beklenmesi gereken zaman. (Bu süreçte daha geçtiğimiz günlerde ölen askerlerimize Allah’tan rahmet dilerim) 

-Büyük yangın ve patlatmalara açık zaman.

-Lider özelliğindeki insanlarla ilgili negatif gelişmeler. 

-Fetö ve diğer terör örgütlerine ağır darbe indirilmesi üzere harekete geçilecek ve sınır komşuları ile aramızda yeni kararlara varılabilecek zaman. (sınırötesi hareketlilik)

-Hukuk sistemi, adalet ve yargılamalarla ilgili eşitsizlik ya da hatalar yaratabilecek süreç.

-Meclisle ilgili konuların negatif etkilerle vurgulanması.

Sağlık Konusunda;

-Ms, baş bölgesini ilgilendiren hastalık ve travmalar, kesici delici aletler ve elektrikten kaynaklanan yaralanmalar, baş ağrısı, migren, beyin ile ilgili her tür hastalık, omurilik, kaslar, deri, diş, tırnak ve saçlar ile ilgili rahatsızlıklar açısından bu süreç “arttırıcı” bir etki yaratacağı için, ilgili noktalarda daha kontrollü olmak ve doktor kontrollerini aksatmamak yararlı olacaktır.

Son Not: Eğer adalet herkes için eşit değilse o artık adalet değildir..

Didem Şarman