5 Aralık 2015 Cumartesi

7-13 Aralık Haftasında İlişkilerdeki Gerilimlerin Üstesinden Gelmenin Yolları #Astroloji




7-13 Aralık haftasının tamamında gökyüzünde Uranüs-Mars-Pluton arasında gerçekleşecek olan t-kare etkili olacak. Terazi Burcu’nda ilerlerken ilişkilerde hak ve adalet konularını ön plana çıkararak, çatışmaları özellikle bu konular üzerinden çıkaran Mars, bu hafta oldukça gergin etkiler alarak, ilişkilerinizde öfke ve nefretle hareket etmek yerine, sizi sakinleşip, olayları oldukları hali ile düşünme ve hoşgörülü olmaya davet ediyor. Eğer verdiklerinizin karşılığında, hiçbir şey alamadığınızı düşünüyorsanız, genel olarak yaşamla aranızda bir alma-verme döngüsü bozukluğu vardır. Bir duyguyu veya davranışı verdiğiniz ölçüde karşınızdaki kişiden talep edin. Bu özellikle kadınlarda görülen, “Hiçkimseye ihtiyacım yok, her şeyi kendi başıma halledebilirim..” düşüncesinin negatif sonuçları olarak sıklıkla karşımıza çıkmakta. 

Oysa yaşamın size sunduğu hediye ve yardımları kabul etmek sizi güçsüz kılmaz, aksine sevildiğinizi ve değerli olduğunuzu hissetmenize sebep olur. Bu yüzden kalbinizi yardıma, desteğe ve “Hak ettiğinizi almaya” açık tutun. Eğer siz kendinize bu değeri vermez ve kendinizi yeterince önemsemezseniz, karşınızdaki insanlar da size hiçbir şey vermedikleri gibi, yardıma kapalı olduğunuzu ve hatta zaten karşılığında bir şeye ihtiyaç duymadığınızı zannedebilirler. Sevginizi göstermek için sürekli bir şeyler vermeniz veya yapmanız gerektiğini zannetmeyin. Bu, “Eğer onun için bir şey yapmazsam, beni sevmez..” inancınızdan kaynaklanan bir durumdur. İnsanların sizi olduğunuz gibi sevmelerine, hiçbir şey yapmıyorken de sizi bu halinizle kabul etmelerine izin vermeyi tercih edin. 

Hafta genelinde gökyüzünde gerilimi arttıran Uranüs-Mars-Pluton t kare açısı, özellikle ilişki bağları sağlam olmayanlarınızı ciddi sınavlardan geçirirken, öfkenizi ne kadar denetleyebildiğinizi de test ediyor olacak. Öfke, çaresizlikten gelir. Oysa sizin gibi binbir özellikle donatılmış insanoğlu, kriz zamanlarında öfkesini nasıl denetleyebileceğini kolaylıkla öğrenebilir. Saldırgan ve agresif tavırlar hiçbir şeyi çözümlemedikleri gibi, her şeyi daha kötü hale de getirip, ilişkilere ve ruhunuza düğümler atarlar. Bu durumu kontrol altına almak için psikologlardan destek görebilirsiniz. Genel olarak bu haftanın etkisi ile, fevri davranışlardan kaçınmak yerinde olacaktır; ama bir şey sizin canınızı fazlası ile yakıyorsa, lütfen bu durumu görmezden gelmeyin ve acınızı, öfkenizi belirli bir ölçüde yaşayın. Yaşanmamış, görmezden gelinen her duygunun sonraki zamanlarda başka şekillerde tezahür ederek yaşam yolunuzda engeller oluşturabileceğinin farkında kalın.

Hafta genelinde etkili olan Venüs Neptün Üçgen açısı özellikle bekar olanlar için, bir yanda gerilimli görünümlere rağmen oldukça yumuşatıcı, naif, romantik ve etkileyici tanışmalara zemin hazırlıyor. Bu görünüm ilişkilerde tam olarak teslim olabildiğiniz, egoyu, hırsı, kibiri aradan çıkararak, düşünmeden ve karşı koyamadan başlanan ilişkileri göstermektedir. Gerçek aşk tam da böyle bir şey değil midir… Eğer plan yapamıyorsanız, herhangi bir konuda egonuzu yüksek perdeden devreye sokmuyorsanız, kalbinizi tam olarak açmaya hazır ve teslimiyet duygusu içindesiniz demektir. Yine de, tüm bu etkileyici atmosfere rağmen, bir ilişkiye tam anlamıyla güvenmek ve karşınızdakini tanımak için zaman vermeyi ihmal etmeyin. Böylece yaşadığınız sihirli duygunun bir yanılsama olarak geçip gitmesi değil, uzun vadede ayakları yere basan bir ilişki olarak kalabilmesi mümkün olabilir.

Eğer devam eden bir ilişkiniz varsa veya evliyseniz, haftanın zorlayıcı açılarına rağmen, romantik görüşmeler planlayarak, birbirinize fiziksel ve ruhsal anlamda yakın olmayı seçerek, kısaca zorluklar karşısında elele ve birlikte durmayı tercih edip, tüm problemlerin üstesinden gelebilirsiniz. Yeter ki sevginize sahip çıkın ve sevdiğinizin elini bırakmayın. 

Didem ŞARMAN

29 Kasım 2015 Pazar

Aralık Ayında Türkiye'de Neler Olacak, Yeni bir Suikast Olasılığı var mı #Astroloji






Hepimiz aynı yerden geldik, aynı yere gideceğiz.. Bu kavga niye..

Şu sonsuz alemde, Güneş Sistemimiz içinde yer alan milyarlarca yıldız ve gezegenlerden hiçbiri bir diğerine, örneğin, “Ben Jüpiter’im en geniş ve büyük gezegenim, bu yüzden siz diğerleri küçük ve aptalsınız !” demez.. Bir yıldız diğerine “Benim ışığım senden daha fazla, sen karanlıkların içindesin..” demez.. “Ben Pluton’um güç ve iktidar benim elimdedir, siz diğerlerini ben yönetirim, bu yüzden aklınızı başınıza alın ve Güneş’e değil, bana göre hareket edin..” de demez, diyemez..

Hele ki Güneş, her şey onun etrafında dönmesine rağmen, “Ben Güneş’im, hepinizi kendime boyun eğdirdim..” hiç demez.. Kainatta her şey birbirine ahenkle bağlı, belirli bir nezaket içinde, döne döne sürüp gitmekte ve sonsuzluğa doğru akmaktadırlar..

Bir diğerini bulunduğu yer, vücut rengi, konuştuğu dil ya da savunduğu düşünceler yüzünden aşağılayan, küçülten sadece insanoğludur. Hayvan ve bitki dediğiniz varlıklar bile, kendisine “Düşünme yetisi verilmiş ve bu yüzden üstünleştirilmiş olduğu düşünülen insanoğlundan yeri gelince daha zarif ve daha bilinçli olabilmektedir.”

Her şey bir algıdır; sen bu algıya göre yaşarsın. Doğduğunda hiç kimse ve hiçbir yerdeydin.. Sonra sana bir yerde olduğun gösterildi ve kim olduğun öğretilip, aşılandı.. Neyi sevip neyi sevmemen gerektiği, kimlerden olup olmadığın gibi aşılar yapıldı sana.. Böylece sen kendine sınırlar çizdin, sınırsızlığını, sonsuzluğunu, kalbinin genişliğini unutup, kendini bir “algı hapishanesine” tıktırdın.. Bu senin elinde değildi elbet.. ama inan bana bir süre sonra düşüncelerini yeniden sınırsızlığa şekillendirmek senin elinde..

Ben İzmir’de doğdum, Atatürkçü düşünce ile büyüdüm. Türk olduğumu biliyorum. Ana dilim de Türkçe. Ama ben Diyarbakır’da doğabilirdim; ana dilim Kürtçe olabilirdi. Ve dahası, kendimi hala daha vatansız, yurtsuz, eşitliksiz hissedebilirdim.. Babam Diyarbakır cezaevinde işkence görebilirdi. Her şey olabilirdi evet. Var bir kavga sürüp gidiyor senelerdir. Belli ki “Büyüklerin işine gelen bir kavga bu..” Fakat daha önemlisi umarım sana anlatabilmişimdir; bu sadece bir algı.. Yani şu an ülke senin için harika, çok mutlu insanların yaşadığı bir yer de olabilir, aksine tam anlamıyla bir yangın yeri de.. 
Birinin sorunlarını anlamak, onun gözüyle bakabilmek gerçekten çok mu zor..

Siyaset, kirli bir savaştır. Bir düşünceyi savunurken çoğu zaman diğerini yerin dibine geçirmen, hatta yeri gelince o düşüncenin sahibini de yok etmen gerekir.. Siyasetin ve aşılanan algıların gölgesinden çıkıp, insana insan olduğu yerden bakabilmek, insanı yeniden sevebilmek çok mu zor.. 

Dün, dünün acısı ile bir şey yazmıştım; “Em hemû cikî hatin û herine eynî cîhî, ev şer ji bo çîye...”
Anlamı; Aynı yerden geldik, aynı yere gideceğiz, bu kavga niye.. 

Bir cümleye bile katlanamadığımız yerlerden birbirimize bakmayalım ne olur.. Bu insanlığa yazık olur..

Ülkemiz çok zor günlerden geçiyor, asıl büyük düşmanı görmezden gelip, küçük ayrıntılarda boğuluyoruz. Birbirimizi yeniden sevmek için geç değil. İnsana insan olduğu, yaşama hakkı olduğu, nerede doğacağını seçmediği için el verebilmek zor değil. Bir an önce çağımıza ve insanoğlunun ilerleyişine yakışır bir yeni anlayış sahibi olmamızı diliyorum.. Yoksa bizlerin içinde bir gezegen var ki, işte o tüm diğer güzel yıldız ve gezegenleri yiyip, yok edecek.. Onun adı “Nefret..” çaresi ise sıfır noktasında, yani doğum anında eşit olduğumuz yerden birbirimizi görebilip, yeniden kalbimizde sevgiye yer verebilmek…

Herkes gibi sizin de şu andaki süreci merak ettiğinize eminim. Kasım seçimlerinin ardından ülkenin içinde bulunduğu durum, iç ve dış siyasetin sürdürülüşü, Rusya ile gerilen ilişkiler, Suriye ile sınır politikamız ve Can Dündar ve Erdem Gül ve Tahir Elçi ve medyaya getirilen sınırlamalar… Bu anlamda önümüzdeki kısa dönemi incelemek gerekir. 

Öncelikle 11 Araık 2015’te Yay Burcu’nda Yeniay’a gidiyoruz. Yay Burcu, gelişigüzel bilgiyi değil, araştırılmış, üzerinde çalışılmış, tecrübe edilmiş bilginin topluma aktarılması, yayılması ve öğretilmesi ile ilgilidir. Yeri gelince körü körüne inanılanları, dogmaları, bir düşüncenin kalıp olarak alınıp, o düşüncenin değişmezliğine inanarak onu sürdürmeyi de gösterecektir. Yaşamda her şey bir seçimdir; bu zorlu süreçlerde örneğin sadece sizin doğduğunuz yer ve sizi büyüten insanların düşüncelerine göre “sorgulamadan olduğu gibi kabul etmek” nasıl bir seçimse, “olanları araştırmak, anlamaya çalışmak ve bilgileri tazelemek” de bir seçimdir. 

Yay’ın iyimserliği ve umutlarını alıp, herkese eşit mesafede bakabildiğiniz yerde “Bilgelik” yolunu açmışsınız demektir. Kalbinizde herkese yer vardır, herkese eşit mesafedesinizdir. Duyarlı, anlayışlı, sakin ve korkudan uzak, sevgi içindesinizdir. İşte tam da bu cümleleri avcunuza alıp, kalbinizin üstüne bastırın.. Zor günler bizi beklerken, birebir bir şey yapamasanız bile, sürece katkıda bulunmak için kalbinizden korku ve nefreti çıkarıp, yerine sevgi ve barış tohumu ekebilirsiniz..

SÜREÇLER
1 Aralık 2015’ten itibaren atmosferine gireceğimiz ve özellikle 4-13 Aralık aralığında etkisini yoğun olarak hissettirecek olan, 6-7 Aralık ve 10-11 Aralık’ta da exact hale gelecek olan gökyüzünde Terazi Burcu’nda ilerleyen Mars’ın, Pluton’a kare, Uranüs’e ise karşıt açısı hemen önümüzde bizi bekliyor.
Satürn Neptün karesinin etkileri tüm gücüyle devam ederken, şimdi önümüzde bir Mars- Pluton ve Uranüs arasında oluşacak olan T-kare ve bir de 11 Aralık’ta Yay Burcu’nda gerçekleşecek olan Yeniay var. Üstelik Yeniay anında, Uranüs Mars karşıtının tam an olarak yaşanıyor olması oldukça düşündürücü.. 

Bugün, Hdp için 18 Ekim’den itibaren defalarca suikast ve saldırılar konusunda uyarı yaptığımı belirttiğimde “Bilseler ne olacaktı ki?” diyenler oldu. Bu gerçek zaten biliniyor. Astroloji de bunun üzerine basıyor ve bu kadar somut olarak önümüzde duran bir gerçek varken,  “Belki de önlem alırlar, güvenlik önlemlerini arttırırlar” düşüncesini bende uyandırıyor.. Çünkü bu öngörüleri yazdıktan sonra bir kişi bile öldüğünde şahsen ben kendimi suçlu ve sorumlu hissediyorum.
Buradan bu vesile ile, Nisan 2016’ya kadar bugünden itibaren ivedilikle Selahattin Demirtaş’ın korunma durumunun arttırılmasının, Hdp ve üyelerinin ise kendi can güvenliklerini daha fazla önemseyerek, gerekirse korunmayı arttırarak hareket etmelerini öneriyorum. Çünkü Hdp ve Demirtaş açısından maalesef mesele bitmedi. Gizliden gizliye bir hedef olma olasılıkları çantada duruyor.

Yine bu vesile ile, kimliklerinizden soyunmayı, sadece insanlık giyinmeyi ve hepimizin aynı yerden gelip, aynı yere gideceğimizi hatırlatıyorum.. Birini savunmak sizi o yapmaz, ama insanlığınızı gösterir bunu hatırlayın… 


1-13 Aralık aralığında, 6-7 ve 10-11 Aralığa yaklaşan ve uzaklaşan günlerde,

1)Muhalefet partilerinin güvenlik önlemlerinin arttırılması gerekiyor.

2) Terör olaylarının artabileceği, patlamalar, yangınlar, bombalama olaylarının görülebileceği zaman aralığı olduğundan dolayı ve her defasında verdiğimiz tarihler geçerli olduğundan, ulusal güvenlik önlemlerinin arttırılması gerekmekte.

3)Avukat, hukukçu, siyasetçi, yargı ile ilgili kimselerin hedef olabilme riski sözkonusu. 

4)Bu görünümler genelde mayınlama, araç patlatma, bombalama olaylarında da sıklıkla karşımıza gelmekte. Özellikle 4 Aralık diplomasiyi, uzlaşıyı anlatan Terazi Burcu’ndaki Venüs’ün sınır dereceye gelmesi açısından dikkat çekici olabilir.

5)Uluslar arası ilişkilerin böyle bir atmosfer altında gerilerek, çatışmanın artması. Rusya ile devam eden anlaşmazlığın yeni ve negatif bir olay ile tırmanması.

6)Deniz kuvvetleri, donanma, üniversiteler, profesörler ve gazetecileri ilgilendiren konularda ani ve beklenmedik gelişmeler. Gazete ve dergilerin kapatılması veya gözaltı vb süreçlere maruz kalmaları

7)Dini alanlar ve din adamlarını ilgilendiren alanlarda negatif olaylar olasılığı.


Üniversiteler, profesörler, gazeteciler ve gazeteler, siyasetçiler şu an birinci önceliğimiz.

Merak edenler için
1)Seçim Tahminlerim: (Bu tahminlerimde iktidar açısından yanıldım, ancak yazdığım süreçlerin gelişimi açısından yanılmadım, özellikle Hdp ve Selahattin Demirtaş tahminlerim tamamen doğru ilerlemekte)

2)Bu senenin geri kalan ayları ve 2016’yı ilgilendiren Satürn Neptün kare açısının yaratacağı sonuçlar:

Didem Şarman

22 Kasım 2015 Pazar

Satürn ve Neptün Merkür ile Etkileşimde. İletişim Sorunlarını Nasıl Aşarsınız ?





25 Kasım Çarşamba günü, gökyüzünde önemli bir gelişme var !

Bildiğiniz gibi Dolunay haftasındayız ve Perşembe gecesi 00.47’de İkizler Burcu’nda yani iletişimin ana burçlarından birinde oldukça aksiyonlu zamanlara giriş yapmak üzereyiz. Bunun etkileri, 23-29 Kasım haftasının tamamında gözlemlenecektir. 

Dolunay yazımı Blogumda “26 Kasım İkizler Burcu’nda Dolunay” başlığı ile okuyabilirsiniz. http://incididem.blogspot.com.tr/2015/11/26-kasm-2015-ikizler-burcunda-dolunay.html

Dolunay gününe gelmeden ise, Pazartesi, Salı ve Çarşamba ve Perşembe günleri etki edecek olan ve tam günü de 25 Kasım Çarşamba olan, Yay Burcu’nda Merkür Satürn kavuşumu ve Neptün’ün Merkür’e oluşturacağı kare açı var. 

Önümüzdeki dört gün boyunca gelişebilecek başlıca durumlar;

-Sosyal medyanın kapanması, yavaşlaması, sansürlenmesi
-İnternet bağlantısının gitmesi, modemin veya bilgisayarın bozulması
-Maillerin, mesajların, yazışmaların yanlış yere gidebilme ihtimali
-Söylenen sözlerin başka yerlere çekilebilmesi
-Konsantrasyon ve motivasyon bozuklukları
- Seyahatler ve eğitim süreçleri ile ilgili gelişebilecek problemler.
-Komşu devletlerle ilgili gelişebilecek negatif yeni durumlar.
-Akrabalar, kardeşler, yakın çevre ilişkilerinin sınanması

Şöyle ki, her ne kadar insanlar onu sevmekte güçlük çekseler de, Satürn bizim için en gerekli gezegenlerden biridir. Satürn’de sürpriz bir gelişme veya yeni bir durum yoktur. Uzun yıllar süren bir çaba veya hali hazırda gelişmekte olan bir durumun neticesidir Satürn. Dolayısıyla, örneğin sözkonusu iletişim sorunları olduğunda, bugüne dek insanların kasıtlı olarak canını yaktım mı ? Kasten kötü düşünce ve eyleme girdim mi ?” şeklinde soruları düşünmeyi ihmal etmeyin.

Merkür aynı zamanda Neptün ile kare olduğu için, kimin doğru kimin yanlış olduğunu anlamakta epey zorlanabilir, arada kalabilirsiniz. Ancak siz yine de özellikle ticari anlaşmalar, iş görüşmeleri, sözleşme ve anlaşmalar konusunda aceleci olmayın ve tedbirli davranın.

Hırsızlıklara karşı gözlerinizi açın; değerli eşyalarınızı, değerli bilgilerinizi koruyun. Bu Merkür Neptün karesinin bir aldatmacası olarak, hırsızlıklarla karşılaşmanıza sebep olabilir.

Seyahatler ve örneğin vize işlemleri gibi karmaşık ve kompleks işlemler gerektiren durumlarda, gerekli belge ve evrakları aldığınızdan emin olun. Bu hafta en çok belge, evrak, imza, kağıt vb. konularda karışıklık yaşayabilirsiniz.

Ülkemizde genel olarak Satürn Merkür etkileşimlerinde sosyal medya sorunları gözlenmekte. Bu daha çok sansür olarak görülüyor, ancak bu kez işin içinde Neptün de olduğu için, önemli bilgilerin saklanması, kaybolması, yok olması gibi tuhaf durumlar gündeme gelebilir.

Eşcinsel kişilerin yaşam hakları, karşılaştıkları zorluklar vb. bu hafta daha fazla konuşulabilir. 

Gazeteciler, yazarlar ve gazetelerin kendisi de yine zor durumda kalabilir.

Sağlık Konusunda;  bu görünüm öncelikle sinir sistemi hasarı ve depresyon ile ilgilidir. Hafta genelinde depresif ve melankolik etkiler artacağı için özellikle size pozitif hissettiren ortamlarda zaman geçirmeniz, sakin müzikler dinlemeniz ve ruh halinize iyi gelen örneğin resimler çizmeniz yararlı eylemler olacaktır. Ayrıca, akciğerler, eller, kollar, omuzlar hassastır. Öksürük ve alerjilerde artış görülür.

Ne Yapabilirsiniz ?
Tanrı’yı, sistemi, dinleri, yaratılışı, Astroloji’yi, kişisel gelişim gibi alan ve konuları sorgulayan kitaplar okuyabilir, belgeseller izleyebilirsiniz. Bu, tam da bu semboliklere uygun bir iş olacak ve enerjiyi hafifletecektir. Sorgulamak, anlamaya çalışmak, bir bilgiyi kabul etmeden önce arkasını görmek her zaman düşünebilme özelliği verilmiş insanoğlu için faydalı bir iştir. Örneğin felsefe kitapları almak, ayrıca hafıza güçlendirici b12 içmeye başlamak harika adımlamalar olabilir.
Unutkanlıklara dikkat etmek için, kontrollü olun. Özellikle evden çıkarken :)

Tüm bunların haricinde bu hafta söylenen sözleri bir taahhüt olarak almak yerine, mutlaka kuşku duyun ve üzerinde düşünün.

21 Kasım 2015 Cumartesi

Satürn Neptün Kare; Kasım 2015 ve 2016 Yıllarında Hayatımızda ve Evrende Ne Oluyor ? #Astroloji




Gerçek Katı  Bir Şekilde Değişmez midir, Yoksa Değişmeden Yüzyıllarca Kendini 
Yenilemeyen şey Gerçek Değil midir ?

Gerçeklerin tamamen dağıldığı zamanlar;

Tıpkı inception filmindeki “rüya çöküyor” tanımlaması gibi..

Gökyüzünün Kasım 2015’ten başlayarak, 2016’da en önemli ve öne çıkan konularından biri olarak, Satürn Neptün karesini birlikte inceleyelim.

Öncelikle şunu anlamak gerekir. Dünyaya uzaklıklarına göre Satürn ve Neptün, Venüs, Mars, Jüpiter gibi içsel planetlere göre daha dışarıda yer alır ve olası bir açının etki aralıkları daha uzun ve tesirlidir. 

Satürn ötesi planetler yani Pluton, Neptün ve Uranüs’ün kurduğu açıların, dünya genelinde olayları tetiklediğini, doğal olarak kişilerin de bu enerjinin etkisine girdiklerini ve kendi hayatlarına etkilendiklerini görüyoruz.

Örneğin ülkenizde olan bir patlamanın sonucunda 100 kişi vefat ederse isteseniz de istemeseniz de bilinçaltınızda yara alır ve bunun yansımalarını zaman içinde günlük 
hayatınızda gözlemlersiniz.

Satürn, eski çağda dünyaya uzaklık olarak en dış ve son planet iken, şimdilerde Pluton en dışarıdan bize kalpler göndermeye devam ediyor.

Satürn, halkalı, soğuk ve yaşlı bir planettir. Bu hali ile en basit şekilde tanımlarsak, bilgeliği, karmayı, kadersel durumları, sınırları, mesafeli yaklaşımları ve ölümü temsil ediyor.
Neptün ise dokunulamayan, soyut kavramları, arınmayı, hırs yapmamayı, teslim olmayı, yumuşaklığı, dağılmayı ve çözülmeyi temsil ediyor.

Bu durumda yine en basit anlatımla, esasen göklerde bir katının, yumuşakla esneyeceği, yumuşayacağı, bir yumuşağın ise katı karşısında ne kadar ve ne derece kendini bozmadan durabileceğinin sorusu var.

Satürn ve Neptün iki büyük planet olarak, açı kurma aralıklarının dışına çıkan bir zamansal etkiye sahiptirler; örneğin şu an 26 Kasım 5 Aralık tarihleri arasında Satürn Neptün karesi etkin olacak olsa da, açının kendini olay anlamında gerçekleştirme ve etki yaratma zamanı Kasım ve Aralık ayının tamamında geçerlidir. Bunda hem planetlerin uzaklığı hem de Satürn’ün “Zaman” temsilcisi olarak, bazı açıların sonuçlarını “Geç” gösterme durumu etkilidir.

İsterseniz bir önceki Satürn Neptün karesinin ülkemizde neler yarattığına bir göz atalım;

Bir önceki Satürn Neptün Kare açısının gökyüzünde etkin olduğu tarihler;

1)1998 Haziran
2)1998 Kasım
3)Mart-Nisan 1999

Bu üç tarihte gökyüzünde Satürn Neptün karesi, Kova-Boğa ekseninde gerçekleşmişti. Yani demek oluyor ki, bu açının bir örneği 1998 ve 1999 yıllarında gökyüzünde etkindi. Bu üç tarih ise “Tam an” olarak tetiklenme zamanlarıdır.

Olaylar:

1)27 Haziran 1998 Güney Adana ve Ceyhan’ı vuran, 23 saniye süren, 200 civarında kişinin ölümüne yol açan deprem.

2) 1999’da yaşanan büyük Marmara depremi dışında, Mart ve Nisan aylarındaki olaylar için link: https://tr.wikipedia.org/wiki/1999'da_T%C3%BCrkiye

 

Bugüne dönecek olursak;

26 Kasım 5 Aralık tarihleri arasında Gökyüzünde Satürn Neptün karesi exact olacak. Ancak demek oluyor ki, Kasım ve Aralık’ta açı oldukça etkili.. Bu tarih ise yine bir “Tam an” tarihi.
Anlamlara geçmeden önce, Yay-Balık ekseninde Satürn Neptün karesinin 2015 Kasım itibariyle 2016’nın tamamında gökyüzünde etkin olacağını ve verdiğim bu tarihlerin “Tam an” tarihleri olduğunu hatırlatırım.

 Satürn Yay Burcu’nda Retro iken ikinci Satürn Neptün karesi 4-18 Haziran 2016’da etkin olacak.


Neptün geri hareketi, Retro Satürn ile 11 drc Balık Yay ekseninde 28 Haziran-5 Temmuz 2016’da  kare açıda olacak ve bu da üçüncü Satürn Neptün karesi olarak geçecek.

30 Ağustos-21 Eylül 2016 ise dördüncü ve son “Tam an” tarihi.

Peki nedir Bu Satürn Neptün karesi anlamsal olarak?


Yay ve Balık, Jüpiter tarafından yönetilen, herhangi bir durum, konu veya olayın hızla yayılmasına sebep olan iki alandır. Bu eksen hazır bilgiyi kabul edip, sorgusuz inanarak yaymakla, evrensel inançların kişiselleştirilmesi ve dogmaların serbest kalması arasında gidip gelir.

Anlamsal bir açıklama için, öncelikle Satürn Yay sürecinin içeriğini hatırlatmalıyım;
Satürn’ün Yay Burcu’nda giriş anı (İngress)



Satürn geçen sene Aralık ayında Yay Burcu’na girerken, hepimizin din kaynaklı terör olayları, gazeteciler, uçaklar ve üniversiteleri ilgilendiren konularda kaygılarımız vardı. Nitekim bu haritada, Satürn altıncı evde yerleşimde. Ordu, asker, polisi ilgilendiren alanlarda değişimler ve gazeteciler, basın yayın, üniversiteler, dini konuları ilgilendiren alanlarda zorluklar vurgulanırken, Satürn’ün sahibi Jüpiter’in pozisyonu, “Komşu devletler ile gelişecek” zorlukları, eğitim sistemi ve yasalarla ilgili konuların gündem maddesi olmasını gösteriyordu.
Üstelik bu Satürn Yay, hiç de içine kapanık olmayacak, yaptığı şovlar ve kendini öne sürme şeklinde kullandığı abartılı yöntemler(Jüpiter Aslan 3) “Birilerine” hizmet edecekti. (6.ev Satürn)

Örneğin İşid’in yayınlandığı videoların sosyal medyaya yayılması tam da bu görünümü örnekler nitelikte oluyordu.

Satürn’ün olası işlerini hiç de gizli yapmayacağını anladıktan sonra; şu andaki duruma gelebiliriz;





26 Kasım 2015 Tam An haritası:     
    
Türkiye’nin 9. ev profeksiyonuna(aylık profesksiyon) denk gelen bu “Tam an” haritası, Türkiye’nin 9.ev yöneticisi
Satürn’ün, Türkiye natal haritasındaki görünümlerine göre orta çaplı deprem risklerini, komşu devletlerle ilgili olayları, yasalar, yurtdışı bağlantılı ve uçaklarla ilgili konuların gündeme 
gelebileceğini gösterir. 

Bu haritada ise, Satürn Neptün karesine dahil olan gezegenler, dünya genelinde büyük ölümleri tetikleyebilirler. Deprem, tsunami vb. olaylar gözlemlenebilir. 

Sosyal medya açısından ciddi bir operasyon başlatılabilir ve gözaltına alınan insanlar olabilir. Bunlar da elbette gazeteciler de yine yer almakta. 

Bunun yansıra, mafya, derin devlet veya din bağlantılı oluşumlara ciddi operasyonlar düzenlenebilir.

Yargı açısından sarsıcı bir dönem olabilir. Hakimler, yargıç ve savcılar, askeri otorite figürleri sorgulanabilir/onlarla ilgili problemler gündeme gelebilir.

Dini ve terör altyapılı örgütlerle ilgili konu başlıklarının öne çıkması.

Psikoloji ve Psikiyatride dünya çapında yeni keşif ve buluşlara açık zaman. (Örneğin depresyona neden olan beyin damarlarının, ameliyat yöntemi ile düzeltilebileceği ve daha iyisi bunun uygulanmaya başlanmasına karar verilmesi gibi. 2016 sonuna dek Satürn Neptün karelerinde bir buluş beklediğimi ifade etmeliyim) Ancak diğer yandan da kendi içlerinde bazı ayıklamalara gidecekleri ve önemli birilerini kaybedecekleri de kesin.

Gazetecilere ve Gazetelere operasyonlar düzenlenebilir.

Ülkemizde "Astrolog" sıfatı alanlar için 2016 sonuna dek ayrıştırıcı bir zamandayız. Kim doğru söylüyor, kim eğitimli, kim tamamen kafasından bir şeyleri uyduruyor harika bir "görme" zamanı olacak. Astroloji Derneği kuruldu; onu takip edebilirsiniz

Ordu ve askerleri sarsacak olaylar gerçekleşebilir.

Dünyada bir sıkıyönetim veya katı ilkerle yönetilen ülkenin "yönetiminin ve yöneticilerinin" dağılması, uzaklaşması sözkonusu olacaktır.

Nitekim ülke yönetimlerinde kim fazla bağnaz, her kim çok katı ve esneklikten uzaksa, onlar için Satürn Neptün kare açıları epey zor geçecek diyebilirim.

Yakında yayınlanacak olan Hürriyet Kampüs röportajımdan bir bölüm;
Satürn ve Neptün’ün birbirlerine uyumsuz bakışı. Bu ikili, kişiler, ülkeler ve toplumların sıkı sıkıya tuttuğu, kalıplaştırdığı, sorgulanamaz ve otorite olarak kabul edilmiş olan bilgileri, normlar ve inançları dağıtıp, herkesi ve her şeyi bir yeniden yapılandırma sürecine sokuyor. Bu elbette zaman zaman terör olayları ile zamanı gelince herhangi bir ülkedeki yasaların tamamen sorgulanması ve değiştirilmesi çabası ile gerçekleşmeye başlayabilir. Ve elbette riskli depremler beklenecek artık. Gemiler, limanlar, uçaklar, üniversiteler, dini kurumlar, din adamları, gazeteciler, basın, yasalar ve hukukçuları içine alan konular tamamen değişime tabi olacak. Bunun sonu aydınlık, ama süreç kişilere yaşarken karanlık hissettirecektir. 

Bireysel Olarak;
Satürn Neptün karelerinden ilkinin gerçekleşme tarihi olan Kasım ve Aralık 2015 tarihlerinde gerçeklik algınızla oynanabileceğinin farkında olun. Kendi gelişiminize katkı vermek için, “Sıkı sıkıya tuttuğunuz, farkında olmadan taptığınız, putlaştırdığınız” ne varsa, ki bu bir kişi de olabilir bir düşünce veya inanç da, işte bunu serbest bırakmayı istemek için iyi bir adımlama. İnançlarınızı kökenden sorgulamak, yaşam felsefenizde değişim yaratmak için ideal zamanlama. Bu süreçte “Her gördüğünüze inanmak yerine, sorgulayın, araştırın, arkası var mı bilmek isteyin…”

Sağlık Anlamında;
Kas ve iskelet sistemi, dişler, karaciğer bölgesi, uyluk kemiği bölgesi problemlere açık hale gelir; ancak en önemli alan ruh sağlığı olarak öne çıkar. Depresyon ve melankoliye her zamankinden daha açık dönemdeyiz.

Koç, Satürn Neptün karesi sizin iletişim şeklinizi, dünyaya bakış açınızı, yabancı ülkelere yaklaşımınızı, eğitim ve öğretmenler, danışmanlar, doktorlar ile ilişkilerinizi değiştirmenize yardımcı oluyor. Geçmişten gelen insanlar ve konular sizi yoklamaya devam ederken, rüyalarınız yol gösterici olacak. 

Boğa, Satürn Neptün karesi sizin iş hayatınızı, parasal konulara ve cinselliğe bakış açınızı sorgulamanıza ve bu alanlarda yenilenmelere gitmenize sebep oluyor. Ameliyatlar, ölüm ve yeniden doğum konuları ile “Derinlik kazanma ihtiyacı” gibi konular yaşamınıza bir şekilde girebilir. (Ölüm diyince korkmak yerine, yaşam kadar ölümün de doğal olduğunu hatırlamak ve ölüm üzerine düşünmenin, yaşarken yaratacağı kazanımlara odaklanmak faydalı olacak)

İkizler, Satürn Neptün karesi sizin ikili ilişkilerinize, yakın dostluklar, avukar ve danışmanlarla ilişkiler, evlilik ve uzun süreli ilişkilerinize yeniden bakmanızı, sarsıntıların ardından gerekli temizliği uzun vadede yapmanızı sağlıyor olacak. Ailenizdeki yaşlı insanlara bu yıl daha fazla zaman ayırmanız gerekebilir.

Yengeç,  Satürn Neptün karesi sizin sağlığınızı, iş hayatınızı ve günlük yaşamınızda sıkı sıkıya inanıp, tuttuğunuz değerleri testlerden geçirerek, sarsıyor ve içi boşalması gereken alanları da boşaltıyor ve yeniliyor olacak. Özellikle ruh sağlığınız her zamankinden daha önemli hale geliyor.

Aslan, Satürn Neptün karesi sizin çocuklarınız ve özel hayatınızdaki ilişkileriniz ile ilgili sınavlar yaratabilir. Çocukların yaşamını daha yakından izlemek, sorunlarına destek olmak gerekebilir. Aşk hayatınızda ise, güçlü fırtınalardan önce, bağlarınızı güçlendirmeli ve kaybetmek istemedikleriniz için daha sıkı sarılmalısınız.

Başak, Satürn Neptün karesi sizin aile, yuva, aile büyükleri, ruhsal yapınız ve yerleşim alanınızı testlerden geçirip sarsıyor olacak. Özellikle uzun zamandır devam eden iş ve özel yaşam ilişkilerinize yeniden bakacak, aile içinde belirli noktalarda ayrılıklara gidecek ve zaman içinde hem iş hem de özel yaşamınızda kalıcı değişiklikler yapacaksınız. Ne var ki sağlığınıza ve ruhsal dünyanıza son derece dikkat etmeniz gerekiyor.

Terazi, Satürn Neptün karesi sizin yakın çevre, akrabalar, kardeşler, komşular ile ilişkilerinizi testlere tabi tutarken, iletişim şekliniz değişiyor olacak. İnandığınız değerlere yeniden bakıyor ve belki de artık herkese hemen inanmamayı tercih ediyor olacaksınız. Bu süreçte eğitimler, seyahatler, görüşme ve anlaşmalarınızda problemlerle karşılaşabileceksiniz.

Akrep, Satürn Neptün karesi sizin kendi değerinizi bilip bilmediğinizi tartıyor ve özdeğerinizi sarsıyor olacak.Yaşamın içinde mütemadiyen size değersiz veya bilgisiz hissettirmek isteyen insanlarla denk gelebilirsiniz. Bu aslında sistemin size “Kendi değeriniz ve saygınızı arttırma” yolunda bir hediyesi. Finansal konularda süreç sizi krizlere sokabilir ve parasal konularda mağduriyetler gündeme gelebilir. Bu sebeple para alış verişlerine son derece dikkat edin. Özel yaşamınız yeniden yapılanıyor.

Yay, Satürn Neptün karesi sizin genel sağlık durumunuzu, yaşama bakış açınızı, kendinizi nasıl gördüğünüzü ve ikili ilişkiler alanınızı öncelikli olarak sarsıyor olacak. Güçlü durun ve sağlığınızı koruyun. Evle ilgili değişimler yaşayabilecek, geçmiş konular ile karşılaşabileceksiniz.

Oğlak, Satürn Neptün karesi sizin geçmişle yüzleşmeler yaşamanıza, genel sağlık durumunuzu daha fazla önemsemenize ve kariyer konusunda belirli sarsılmaların ardından değişimler yaşamaya başlamanıza sebep oluyor. (iyi veya kötü anlamda bu sizinle ilgili) Yakın çevre ilişkilerinizde kesinlikle değişime gideceksiniz. 

Kova, Satürn Neptün karesi sizin arkadaşlık ilişkilerinizi, geleceğe bakış açınızı ve hayattan neler beklediğinizi test ediyor olacak. Kariyer gelirlerinizle ilgili bir artış bekliyorsanız hayal kırıklığı olabilir. Ancak uzun vadede yaratıcı projelere yönelin ve kaşif yönünüzü ortaya koyun. Düğünler, organizasyonlar için uygun zamanlama değil.

Balık, Satürn Neptün karesi sizin otorite ile olan ilişkinizi testlerden geçirirken, aile büyükleriniz ile ilgili konular gündem maddesi olabilir. Bu süreçte kariyer konusunda eğer sağlam değilseniz, sarsılmalar yaşar ve iş değişikliklerine gidebilirsiniz. Yine ilişki temelleri sağlıklı olmayanlar için 2016 boşanmalara açık zamanı gösteriyor.

Didem Şarman